Perşembe, Nisan 25, 2024
Google search engine

Ekoloji Politik Başlangıç Konferansı Yapıldı – Ecehan Balta

9 ve 10 Kasım tarihlerinde İstanbul’da Şişli Cemil Candaş Kent Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen Ekoloji Politik Konferans’a yaklaşık 600 kişi katıldı. Konferans ortak bir sonuç bildirisinin yayımlanması ve bir sonraki dönem için ortak eylemlerin tartışılması ile sonuçlandı.

Konferans, ülkedeki gerçekten etkileyici ekoloji mücadelelerinden elde edilen bilgileri, ekolojik krizin nedenleriyle ilişkilendirdiği gibi, siyasal düzeyde ele alarak değerlendirdi.

***

Türkiye’de ekoloji hareketlerinin temeli 1990’lara dayanıyor.  Ekoyıkımın düzeyinin artmasıyla birlikte yerel mücadeleler de sayıca artıyor, tema temelli olarak çeşitleniyor ve önlerindeki olanaklarla birlikte, sorunları da büyüyor.  Bu konferans herşeyden önce ortaklaşarak sorunları bertaraf etmeye odaklandı. Özellikle son birkaç yıldır kadın eylemleri hariç tutulmak üzere, ne sokakta ne de salonda bu tip büyük eylem-toplantılar gerçekleştirilmediği için de özgüven konusunda belirli bir eşiğin aşılmasına neden olduğunu ifade etmek gerekir.

Diğer taraftan, Konferansa dünyanın farklı ülkelerinden ekoloji mücadelelerinin temsilcileri de katıldı. Almanya Hombach direnişi, Lübnan’da çöp isyanlarından hükümetin istifa etmesine kadar giden süreçte etkin bir rol oynayan Lübnan Komünist Partisi, Fransa’dan Longo Mai deneyiminin aktarımı ve Brezilya’da MST’nin (Topraksız Köylüler Hareketi) bir parçası olan MAM sözcüsü kendi deneyimlerini aktarma fırsatı buldu.

Yunanistan Halkidiki bölgesinde Eldorado Gold şirketi tarafından yapılan altın madenine karşı mücadeleyi aktaran Nikos Anastadiadis’in sunumu özel bir ilgi gördü ve denizen iki yakası arasında olası yeni işbirliklerinin kapısının aralamaya vesile oldu. Türkiye’de de çok sayıda farklı şirket tarafından yürütülen altın madeni projelerinin yanı sıra, Eldorado Gold’a da ait üç farklı maden sahası bulunuyor.

Türkiye’den ise, “üç beş ağacı dert edinenlerin” başlattığı Gezi Parkı eylemlerinden, EGEÇEP’e, Kaz Dağlarından Soma’ya, Hasankeyf’e kadar pek çok farklı bölgede gerçekleştirilen mücadeleler hakkında konuşmalar yapıldı. Özellikle rüzgar enerjisi santralleri, jeotermaller gibi, “ekolojik”, “alternatif”, “temiz” adı altında pazarlanan yeni enerji “kaynakları” bulmak yerine enerji ihtiyacının kendisini sorgulamak gerekliliği üzerinde duruldu. Özellikle su kaynaklarının “güvenlik” gerekçesiyle nasıl kullanıldığının altı çizildi.

Konferansın ikinci günü, toplumsal ekoloji akımının temsilcilerinden Dimitris Roussopulos, Marksist ekolojist Patrick Bond, ekososyalistler Avusturya Sol Partisi sözcüsü Sonja Grusch ve Belçika Antikapitalist Sol’dan Daniel Tanuro ekoloji hareketlerine sol içinden yaklaşımları tartıştılar. Bu oturumda aynı zamanda Melda Yaman, ekofeminist akımın belirleyici özellikleri ile ilgili bir tartışma yürüttü.

Ekoloji Politik Konferansın adının Ekoloji Politik Başlangıç Konferansı olarak değiştirilmesi ve bu etkinliğin yerellerden başlayarak farklı alanlarda devam etmesi konusunda salonda tam bir uzlaşı vardı. Nitekim, Konferansı takiben Ankara ve Hatay’da da benzer toplantılar gerçekleştirildi.

Kapitalizme karşı birlikte topyekun mücadele mesajının yer aldığı Konferansın Sonuç Bildirgesinde,  “Şili halkının neoliberalizmi doğduğu topraklarda tarihe gömmek için Santiago sokaklarını doldurduğu, Ekvador halkının hükümetin kemer sıkma politikalarına karşı başkent Quito’yu kuşattığı, Beyrut’ta çöp isyanıyla başlayan direnişin sürdüğü, Rojava devriminin kazanımlarını korumak için bütün insanlık adına büyük bedeller ödemeye devam ettiği bir zamanda, Gezi isyanının yaşandığı topraklarda, dünyanın farklı kıtalarından “doğanın ve emeğin sömürüsüne son” diyenler olarak bir araya geldik”, diyordu.

Sonuç Bildirgesinde dile getirildiği gibi, Ekoloji Politik Konferans, Türkiye’de ekoloji mücadelesinin önemli bir toplumsal güce dönüşerek kendi geleneğini yarattığını, politik bir ekoloji hareketinin doğmakta olduğunu ve mücadeleyi enternasyonalist düzeyde yükseltebilecek birikime sahip olduğunu gösterdi. Yine Konferans, sosyalist hareket ile ekoloji mücadelesi arasındaki makasın kapanmasına önemli bir katkıda bulundu.

Ekoloji ve emek mücadeleleri arasındaki gerilimi aşacak yeni politik çalışmaların inşası bugün her zamankinden önemli görünmekte.

Related Articles

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Son Eklenenler