AYŞEGÜL KASAP
Mersin Akkuyu’da bulunan nükleer santrale ait radyoaktif atıklarının Türkiye’nin başkenti Ankara’da depolanması planlanıyor. Bu nedenle Polatlı ilçesinden 4 milyon metrekarelik bir alan talep edilmiş.
Diken’in ulaştığı bölge halkı bunun iptal edilmesi için bütün girişimlerde bulunduklarını ama iptal edildiğine dair henüz kendilerine net bir yanıt gelmediğini söyledi: “Tesisin kurulacağı alan yerleşim yerlerine ve tarım alanlarına yakın. Hem hayatımız tehlikede hem de tarım ve hayvancılık bitecek.”
Birinci güç ünitesinin temeli 2018’de atılan Akkuyu Nükleer Santrali’nin dördüncü ünitesinin temeli Temmuz 2022’de atılmıştı. Santralin gelecek yıl devreye girmesi planlanıyor.
Arazi mera vasfında
Santralin çalışmasıyla beraber nükleer atıkların nerede depolanacağı gündeme geldi. Bununla ilgili ilgili kurumlar arasında resmi yazışmalar Temmuz 2022’de başladı.
Resmi yazışmaya göre Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu (TENMAK), Ankara Valiliği il Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bir yazı göndererek Polatlı ilçesindeki Avdanlı mahallesinde bulunan 4 milyon metrekarelik alanı ‘Radyoaktif Atık Yönetimi Merkezi, Radyoaktif Atık Bertaraf ve Depolama Yerleşkesi’ yapmak için talep etti.
Bu arazinin yaklaşık 1 milyon 500 bin metrekaresi mera vasfında. Geri kalan 2 milyon 500 bin metrekarelik alansa koyun yeri olarak geçiyor.
Bu bölgede tarım yapılmasının yanı sıra hayvanlar otlatılıyor.
Sakarya Irmağı’nın dibinde
Tesisin kurulması planlanan alan çiftçi yerleşim yerlerine maksimum 2,5 km, Sakarya Irmağı’naysa 3 km uzaklıkta.
Gümüşkaya mahallesine 3 km, Kocahacılı Mahallesi’neyse 2,5 km uzaklıkta.
Bölge Polatlı’ya da yakın. Tesisin yapılacağı alana yakın oturan vatandaşlar tedirgin: “Burada her şey bitecek. Burada sulu tarım yapılıyor. Irmağa çok yakınız. Hayvancılık da bitecek. Burası tarım ve hayvancılıkta Ankara’nın kalbi. Can güvenliğimiz de tehlikede olacak. Olası bir kazada ya da radyoaktif kaçak olduğunda büyük bir felakete neden olacak.”
Nükleer atık deposu için Türkiye’nin başkentinin neden seçildiğini sorgulayan bölge sakini, “Atıklar Mersin’den buraya taşınırken çevre felaketi yaşanmayacağının garantisi var mı? 508 km uzaktan gelecek. Altı saat yol demek bu” dedi.
Akkuyu Nükleer Enerji nasıl kurulmuştu?
Rusya Federasyonu Hükümeti ile Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti arasında 12 Mayıs 2010’da Akdeniz’e kıyısı olan Mersin’in Akkuyu ilçesinde Nükleer Güç Santrali inşaası için anlaşma imzalanmıştı. Bu anlaşmadan beş ay sonra, yani 13 Aralık’ta Akkuyu NGS Elektrik Üretim A.Ş. tescil edilmişti.
2014’te Çevre Şehircilik ve İklim Bakanlığı tarafından projenin ÇED raporu onaylanmıştı. Bir yıl sonra Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), Akkuyu Nükleer A.Ş.’ye elektrik üretimi ön lisansını vermiş, Cengiz İnşaat’sa nükleer güç santralinin deniz hidroteknik yapılarının tasarım ve inşasını üstlenmişti.
2017’de Türk Atom Enerjisi Kurumu (TAEK), Akkuyu NGS sahasının tasarımını onaylamıştı. Aynı yıl EPDK 15 Mayıs 2066’ya kadar (49 yıl) geçerli elektrik üretim lisansını vermişti.
3 Nisan 2018’da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in katılımıyla nükleer güç santralinin birinci güç ünitesinin temel atma töreni düzenlenmişti. Aynı yıl TAEK tarafından ikinci güç ünitesi için ‘sınırlı’ çalışma izni verilmişti.
2019’da Nükleer Düzenleme Kurumu (NDK) Yönetim Kurulu ikinci güç ünitesi için ana inşaat lisansını vermişti. Aynı yıl Akkuyu NGS’nin Türk iletim sistemine bağlanabilmesi için Akkuyu Nükleer A.Ş. ve Türkiye Elektrik İletim Anonim Şirketi (TEİAŞ) ‘Bağlantı Anlaşması’ imzalamıştı.
8 Nisan’da ikinci güç ünitesinin inşasına resmen başlanmıştı. Üçüncü güç ünitesinin yapımına 10 Mart 2021’de başlanmıştı. Putin ve Erdoğan temele ilk betonunun dökülmesine video konferansla katılmıştı.
2022’de birinci güç ünitesine iç koruma kabuğuna beşinci katmak kurulmuş ve dördüncü olan yani son güç ünitesinin de temeli atılmıştı.